Hazırlayan: John Piper
Bazen zihin yelkenlerimizi Tanrı’nın mutlak hâkimiyet denizine açmamız gerekir. Tıpkı daha derinlere indikçe gözeneklerimize gittikçe daha da çok bastıran ağır suları nasıl hissediyorsak bunun ağırlığını da öyle hissetmemiz gerekir. O’nun okyanusuna, ilahi takdirinden doğan milyarlarca akarsu dökülmektedir. Tanrı’nın kendisi, kendi sayısız işlerini ezelden ebede toplamakta ve kendi yanılmaz vahyinin akıntıları içerisine boşaltmaktadır. Konuşmakta, açıklamakta, vaat etmekte ve harika, her şeye egemen ilahi takdirini bizim için en değerli, en güvenli ve en özgür yer hâline getirmektedir.
Bazen Tanrı’nın bize bizzat, O’nun hükümranlığının hiçbir sınırı olmadığını hatırlatması gerekir. O’ndan, kendisinin tüm dünya üzerinde ve dünya içerisinde olan her şeyin üzerinde egemen olduğunu duymamız gerekir. Asla çaresiz kalmadığının, asla hayal kırıklığına uğramadığının, asla kayıpta olmadığının, bize bizzat O’nun tarafından hatırlatılması gerekir. O’nun bize IŞİD, terörizm, Suriye, Rusya, Çin, Hindistan, Nijerya, Fransa, Myanmar, Suudi Arabistan ve Amerika Birleşik Devletleri üzerinde – küçük ya da büyük olsun her millet, her halk, her dil, her oymak, her önder, her cumhurbaşkanı, her kral, her kıdemli, her başbakan, her siyasetçi üzerinde hüküm sürdüğünün güvencesini vermesine ihtiyacımız vardır.
Bazen kendi yetkisine ilişkin özel bildirileri bizzat Tanrı’dan duymamız gerekir. Tanrı’nın kendi sözlerine ihtiyacımız vardır. Bizi yatıştıracak, bizi bilge ve cesur kılacak olan Tanrı sözleri işte bu sözlerdir.
Tanrı’nın Sesi
Bir yandan, Tanrı’nın sesini duymak korku içerisindeki bir çocuğun alt katta bir ses duyup babasının geldiğini fark etmesi gibidir. Öncesinde duyduğu sesler ne olursa olsun, sorun yoktur. Babası evdedir.
Bir diğer yandansa, O’nun sesini duymak savaşın ön cephelerinde yer alan deneyimli ve birazdan düşman tarafından ezilmek üzere olan asker birliklerinin durumu gibidir. Ama sonrasında, bu askerler kendilerine yardım etmek için bin tane kurşun geçirmez tankın varmak üzere olduklarının haberini alırlar. Yardım yalnızca birkaç kilometre uzaktadır. Kurtuluş yakındır ve düşman ayakta duramayacaktır.
Tanrı’nın gücüne ilişkin muğlak genellemeler, Tanrı’nın ne kadar güçlü olduğunu, gücünün ne denli etkili olduğunu, yetkisinin evrenselliğini ve hâkimiyetinin sınırsızlığını –ve geçirdiğimiz zamanın O’nun ellerinde olduğu gerçeğini– bizzat O’ndan duymakla aynı etkiyi yapmaz.
O hâlde, dinleyelim. Kutsal Kitap’a Tanrı’nın Sözü olarak yaklaşalım. Kutsal Kitap’ı Tanrı hakkındaki sözler olarak görmeyi bırakıp, ona Tanrı’nın Tanrı hakkındaki sözleri olarak bakalım. Nitekim Kutsal Kitap aslında budur. Tanrı’nın Tanrı hakkında konuşmasıdır.
Ayrıca dinlerken, O’nu övelim. Tanrı’nın kendisini nasıl yücelttiğini dinlerken, övgüden başka verilebilecek uygun bir yanıt yoktur. Tanrı’nın mutlak hâkimiyet okyanusuna yelken açtığımızda, insan ruhuna olan şey budur.
Seni överiz, ey Tanrı, çünkü evrendeki tüm yetki sana aittir.
“Çünkü benden olmayan yönetim yoktur. Var olanlar benim tarafımdan kurulmuştur.” (Romalılar 13:1)
“Sen, ey Pilatus, sana gökten verilmeseydi, Oğlum üzerimde hiçbir yetkin olmazdı.” (Yuhanna 19:11)
Huşuyla duruyoruz, ey Tanrı, çünkü özgürlüğünle, seni hoşnut eden ve tasarladığın her şeyi yaparsın.
“Ne istersem yaparım, göklerde, yeryüzünde, denizlerde, bütün derinliklerde.” (Mezmurlar 135:6)
“Her şeyi kendi isteğim doğrultusunda düzenlerim.” (Efesliler 1:11)
“Çok önceden beri olup bitenleri anımsayın. Çünkü Tanrı benim, başkası yok. Tanrı benim, benzerim yok. Sonu ta başlangıçtan, henüz olmamış olayları çok önceden bildiren, ‘Tasarım gerçekleşecek, istediğim her şeyi yapacağım’ diyen benim.” (Yeşaya 46:9-10)
Şaşkınlık duyuyoruz, ey Tanrı, çünkü bu yetkini ve hâkimiyetini tümüyle Oğlu’nla paylaşıyorsun.
“Gökte ve yeryüzünde bütün yetkiyi Oğlum’a verdim.” (Matta 28:18)
“Oğlum’u severim; her şeyi O’na teslim etmişimdir.” (Yuhanna 3:35).
“Oğlum’a O’na bütün insanlık üzerinde yetki verdim” (Yuhanna 17:2)
“Her şeyi Oğlum’un ayakları altına sererek O’na bağımlı kıldım.” (1. Korintliler 15:27)
Oğlum’u ölümden dirilttim ve göksel yerlerde sağımda oturttum. O’nu bütün yönetimlerin, hükümranlıkların, güç ve egemenliklerin çok üstüne çıkardım… Her şeyi ayakları altına serdim.” (Efesliler 1:20-22)
“Göğe çıkmış olan Mesih, sağımdadır. Bütün melekler, yetkiler ve güçler O’na bağlı kılınmıştır.” (1. Petrus 3:22)
Saygılarımızı sana sunuyoruz, ey Tanrı, çünkü Oğlun aracılığıyla, dünya hükümdarlarını kırıyor ve dikiyorsun.
“Bilgelik ve güç bana özgüdür. Benim zamanları ve mevsimleri değiştiren; kralları tahttan indiren ve tahta çıkaran.” (Daniel 2:20:21)
“Kralların bağladığı bağı çözer, bellerine kuşak bağlarım.” (Eyüp 12:18)
“O anda Hirodes’i vurdum. Çünkü bana olan yüceliği kendine mal etmişti. İçi kurtlarca kemirilerek can verdi.” (Elçilerin İşleri 12:23)
Gerçekten, ey Tanrı, yalnızca hükümdarlar ortaya çıkarmakla ve onları indirmekle kalmıyorsun; aynı zamanda her çağda onların her eylemini de yönetiyorsun.
“Kralın yüreği benim elimdedir, kanaldaki su gibi onu istediğim yöne çeviririm.” (Süleyman’ın Özdeyişleri 21:1)
“Babil Kralı Nebukadnessar aracılığıyla Mısır’ın zenginliğine son vereceğim… Mısır’ın boyunduruğunu kırdığım zaman, orada gündüz geceye dönecek, övündüğü orduya son verilecek… Babil Kralı’nın kollarını güçlendirip kılıcımı onun eline vereceğim. Firavunun ise kollarını kıracağım.” (Hezekiel 30:10, 18, 24)
“Şimdi bütün bu ülkeleri Babil Kralı kulum Nebukadnessar’a vereceğim. Yabanıl hayvanları da kulluk etsinler diye ona vereceğim. Ülkesi için saptanan zaman gelinceye dek bütün uluslar ona, oğluna, torununa kulluk edecek. Sonra birçok ulus, büyük krallar onu köle edecekler.” (Yeremya 27:6-7)
“Düşündüğüm gibi olacak, tasarladığım gibi gerçekleşecek. Asurlular’ı kendi ülkemde ezecek, dağlarımda çiğneyeceğim.” (Yeşaya 14:24-25)
“Miras olarak sana ulusları, mülk olarak yeryüzünün dört bucağını vereceğim. Demir çomakla kıracaksın onları, çömlek gibi parçalayacaksın.” (Mezmurlar 2:8-9)
Hayranlıkla ikrar ediyoruz, ey Tanrı, insanın hiçbir tasarısı, sen kendi akıl almaz bilgeliğinde müsaade etmediğin sürece, gerçekleşemez.
“Ulusların planlarını bozar, halkların tasarılarını boşa çıkarırım.” (Mezmurlar 33:10)
“Bana karşı başarılı olabilecek bilgelik, akıl ve tasarı yoktur.” (Süleyman’ın Özdeyişleri 21:30)
Ayrıca ne güçlü ve bilgesin, ey Tanrı, çünkü hiçbir insan, hiçbir ulus, doğadaki hiçbir kudret senin kutsal tasarılarını bozamıyor.
“Hiçbir amacıma engel olunmaz.” (Eyüp 42:2)
“Gökteki güçlere de dünyada yaşayanlara da dilediğimi yaparım. Elimi durduracak, bana, “Ne yapıyorsun?” diyecek kimse yoktur.” (Daniel 4:35)
“Elimden kimse kurtaramaz. Ben yaparım, kim engel olabilir?” (Yeşaya 43:13)
Bu yüzden ey Tanrı, terazideki toz zerrecikleri gibi eğiliyor ve sevinçle beyan ediyoruz ki, senin haşmetin karşısında bizler bir hiçiz.
“Benim için uluslar kovada bir damla su, terazideki toz zerreciği gibidir. Adaları ince toz gibi tartarım… Benim önümde bütün uluslar bir hiç gibidir, hiçten bile aşağı, değersiz sayılır.” (Yeşaya 40:15, 17)
“Gökkubbenin üstünde oturan benim; yeryüzünde yaşayanlarsa çekirge gibidir. Gökleri perde gibi geren, oturmak için çadır gibi kuran benim. Benim önderleri bir hiç eden, dünyanın egemenlerini sıfıra indirgeyen.” (Yeşaya 40:22-23)
Umudumuzun sevinci, ey Tanrı, senin düşkünleri yükselterek ve gururluları da alçaltarak, kendi haşmetini yüceltmendir.
“Krallara, ‘Değersizsiniz’, soylulara, ‘Kötüsünüz’ diyen, önderlere ayrıcalık tanımayan, zengini yoksuldan çok önemsemeyen ben değil miyim? Çünkü hepsi benim ellerimin işidir.” (Eyüp 34:18-19)
“Araştırmadan güçlü insanları kırar, onların yerine başkalarını dikerim” (Eyüp 34:24)
“Gururluya bakıp onu çökertirim, kötüleri bulundukları yerde ezerim.” (Eyüp 40:12)
“Ben, RAB, öldürürüm de diriltirim de. Ölüler diyarına indiririm ve çıkarırım. Kimini yoksul, kimini varsıl kılarım; kimini alçaltır, kimini yükseltirim.” (1. Samuel 2:6-7)
“Gururluları yüreklerindeki kuruntularla darmadağın ettim. Hükümdarları tahtlarından indirdim, sıradan insanları yükselttim.” (Luka 1:51-52)
Ve sonsuza dek öyle de olacak, ey Tanrı. Oğlu’na güvenen düşkünler uğruna, sınırsız hâkimiyetinle, sen her şeye hükmedersin.
“Sonsuza dek Diri Olan benim. Egemenliğim ebedi egemenliktir. Krallığım kuşaklar boyu sürecektir.” (Daniel 4:34)
“Egemenliğim hiç bitmeyecek sonsuz bir egemenlik, krallığım hiç yıkılmayacak bir krallıktır.” (Daniel 7:14)
“Oğlum sonsuza dek Yakup’un soyu üzerinde egemenlik sürecek, egemenliğinin sonu gelmeyecektir.” (Luka 1:33)
Dolayısıyla, övgü ve şükranlarla dolup taşarak, ey değerli ve kutsal Tanrı, yaşamlarımızdaki mutlak hâkimiyetinde huzur buluyor ve senin şu sözlerinde sevinç buluyoruz:
“Hayatlarınız benin elimdedir.” (Mezmurlar 31:15)
Tüm içerikler aksi belirtilmedikçe Müjde Birliği’ne aittir. Kişisel amaçlar veya ticari olmayan amaçlar dahilinde, bu içerikleri özgürce kullanabilir, paylaşabilir ve çoğaltabilirsiniz. Ancak yazılı içeriğin çevrimiçi yayınlandığı durumlarda, şu şekilde asıl makaleye gönderme yapan bir ibare eklenmesi gerekmektedir:
(c) Müjde Birliği. Asıl makaleye şuradan erişebilirsiniz: https://mujdebirligi.com/makaleler/zihin-yelkenlerinizi-tanrinin-mutlak-hakimiyet-denizine-acin/
Yorum 01