Hazırlayan: John Piper
“İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB Yeruşalim’den Babil’e sürdüğü herkese şöyle diyor: ‘Evler yapıp içinde oturun, bahçe dikip ürününü yiyin… Sizi sürmüş olduğum kentin esenliği için uğraşın. O kent için RAB’be dua edin. Çünkü esenliğiniz onunkine bağlıdır.’” (Yeremya 29:4-5, 7)
Eğer bu, Tanrı’nın Babil’e sürdüğü kişiler için geçerliyse, günümüzün bu “Babilvari” dünyasındaki Hristiyanlar için çok daha geçerlidir. Peki ne yapmalıyız?
Yapılması gereken normal şeyleri yapmalıyız. Evler inşa etmeli, içlerinde yaşamalı ve bahçeler dikmeliyiz. Eğer bunların tümünü insanların gözünü tatmin etmek için değil de gerçek Kral için yapıyorsanız, bunların hiçbiri sizi lekelemez.
Tanrı’nın sizi yerleştirdiği yerin refahını gözetin. Kendinizi oraya Tanrı tarafından, O’nun yüceliği için gönderilmiş kişiler olarak sayın. Çünkü öylesiniz.
Rab’be şehriniz için dua edin. Şehrinizde büyük ve iyi şeylerin gerçekleşmesi için dua edin. Bunların Tanrı’nın gücüyle ve O’nun yüceliği için gerçekleşmesini dileyin. Bir şehrin maddi refahtan bin kat daha fazla ihtiyaç duyduğu o nihai iyiliği asla unutmayın. Hristiyanlar çekilen her türlü acıya kol kanat gererler ama en önemlisi de sonsuzlarca çekilecek olan acıdır. Her şehrin karşısında bulunan en büyük tehlike budur.
Ancak ne Tanrı ne de insanlar şehrin sağlığına, güvenliğine, refahına ve özgürlüğüne karşı kayıtsızdırlar. Bunları hepimiz isteriz ve İsa da şöyle demiştir: “Komşunu kendin gibi seveceksin” (Matta 22:39). Hatta, Yeremya kitabında Rab, şehrinizi sevmenin kendinizi sevmenin bir yolu olduğunu söylemektedir: “Çünkü esenliğiniz onunkine bağlıdır.”
Bu, sürgünde olduğumuz gerçeğinden ödün vermemiz anlamına gelmez. Petrus, Hristiyanların “yabancı ve konuk” olduklarını ve Pavlus da “vatanımız[ın] göklerde” olduğunu söylemektedir. Hatta, bu dünyaya yapabileceğimiz en büyük iyiliği, onun aldatıcı albenisinden kendimizi kararlılıkla uzak tutarak yapabiliriz. “Gelecekteki kenti” ve oraya ait olan değerleri benimsersek, şu anki kentimize en iyi şekilde hizmet ederiz (İbraniler 13:14). Kentimizin vatandaşlarını “gökteki Yeruşalim”in vatandaşları olmaya ne kadar çağırabilirsek, şehrimize de o kadar iyilik yapmış oluruz (Galatyalılar 4:26).
Öyleyse gelin, yaşayalım. Bol bol iyilik yapalım (1. Petrus 2:12). Öyle ki, şehrin sakinleri Kralımız’la tanışmak istesin.
Tüm içerikler aksi belirtilmedikçe Müjde Birliği’ne aittir. Kişisel amaçlar veya ticari olmayan amaçlar dahilinde, bu içerikleri özgürce kullanabilir, paylaşabilir ve çoğaltabilirsiniz. Ancak yazılı içeriğin çevrimiçi yayınlandığı durumlarda, şu şekilde asıl makaleye gönderme yapan bir ibare eklenmesi gerekmektedir:
(c) Müjde Birliği. Asıl makaleye şuradan erişebilirsiniz: https://mujdebirligi.com/gunluk-ruhsal-okumalar/23-nisan-sehrinizin-iyiligini-gozetin/