Hazırlayan: John Piper
“Size doğrusunu söyleyeyim” dedi İsa, “Benim ve Müjde’nin uğruna evini, kardeşlerini, anne ya da babasını, çocuklarını ya da topraklarını bırakıp da şimdi, bu çağda çekeceği zulümlerle birlikte yüz kat daha fazla eve, kardeşe, anneye, çocuğa, toprağa ve gelecek çağda sonsuz yaşama kavuşmayacak hiç kimse yoktur.” (Markos 10:29-30)
İsa’nın burada kastettiği şey, her fedakârlığın karşılığını bizzat kendisinin verdiğidir.
- Eğer bir annenin huzurundaki şefkati ve ilgiyi feda ettiyseniz, her zaman sizinle olan Mesih’in yüz kat daha fazla olan şefkat ve ilgisine sahip olursunuz.
- Eğer bir erkek kardeşin sıcak yoldaşlığını feda ettiyseniz, Mesih’in yüz kat daha fazla olan sıcaklığına ve yoldaşlığına sahip olursunuz.
- Eğer evinizde sahip olduğunuz yuva hissini feda ettiyseniz, Rabbiniz’in her evin sahibi olduğunu bilmenin yüz kat daha fazla olan rahatlığına ve güvenliğine sahip olursunuz.
İsa ileride Müjde hizmetkârlığı yapmayı düşünen kişilere şöyle diyor: “Sizin için çalışacak, sizden yana olacağım. Hatta öyle ki, asla bir şey feda ettiğinizden bahsedemeyeceksiniz bile.”
İsa’nın Petrus’un “fedakâr” ruhuna yönelik tutumu neydi? Petrus şöyle demişti: “Bak, biz her şeyi bırakıp senin ardından geldik” (Markos 10:28). Bu, İsa tarafından buyrulan “kendini inkâr” ruhu mu? Hayır, azarla karşılaşıyor.
İsa, Petrus’a şöyle dedi: “Hiç kimse benim ona yüz katıyla ödemeyeceğim bir şey feda etmemektedir. Evet, bir anlamda bu yaşam için dahi bu doğrudur. Gelecek çağdaki sonsuz yaşamdan bahsetmiyorum bile.”
Tüm içerikler aksi belirtilmedikçe Müjde Birliği’ne aittir. Kişisel amaçlar veya ticari olmayan amaçlar dahilinde, bu içerikleri özgürce kullanabilir, paylaşabilir ve çoğaltabilirsiniz. Ancak yazılı içeriğin çevrimiçi yayınlandığı durumlarda, şu şekilde asıl makaleye gönderme yapan bir ibare eklenmesi gerekmektedir:
(c) Müjde Birliği. Asıl makaleye şuradan erişebilirsiniz: https://mujdebirligi.com/gunluk-ruhsal-okumalar/28-ekim-radikal-telafi/