Hazırlayan: John Piper
Seni başkasından üstün kılan kim? Tanrı’dan almadığın neyin var ki? Madem aldın, niçin almamış gibi övünüyorsun? (1. Korintliler 4:7)
Kurtuluşu içinde yaşadığınız bir ev gibi düşünün.
Size korunak sağlıyor. Sonsuza dek yetecek olan yiyecekle ve içecekle dolu. Asla çürümüyor veya parçalanmıyor. Pencereleri insanı tümüyle tatmin eden görkemin manzaralarına açılıyor.
Tanrı bu evi kendisine ve Oğlu’na büyük bir maliyetle inşa etti ve size onu karşılıksız ve temiz bir şekilde sundu.
Buradaki “satın alma” sözleşmesi bir “yeni antlaşma” olarak adlandırılır. Koşulları şöyledir: “Eğer bu evi bir armağan olarak kabul eder ve Baba ve Oğul’da, onlar bu evde seninle birlikte yaşarlarken zevk bulursan, bu ev senin olacak ve senin kalacak. İçerisinde başka tanrıları barındırarak veya yüreğini başka hazinelere çevirerek, Tanrı’nın evine leke sürmeyeceksin; bu evde Tanrı’nın paydaşlığında memnuniyet bulacak, bununla yetineceksin.
Bu sözleşmeye evet deyip hemen sonrasında ay ay ödemeler planlamak ve sonunda evin ödemesini tamamlayabilmek için bir avukat tutmak aptalca olmaz mıydı?
Artık evi bir armağan olarak değil, bir satın alım olarak görüyor olurdunuz. Tanrı, artık karşılıksız olarak hayırseverlik eden kişi olmazdı. Ayrıca siz de kendinizi, O’nun size asla dayatmayı düşünmediği taleplere mahkûm etmiş olurdunuz.
Eğer lütuf karşılıksız olacaksa –ki lütfun anlamı tam da budur– onu geri ödenmesi gereken bir şey olarak göremeyiz.
Tüm içerikler aksi belirtilmedikçe Müjde Birliği’ne aittir. Kişisel amaçlar veya ticari olmayan amaçlar dahilinde, bu içerikleri özgürce kullanabilir, paylaşabilir ve çoğaltabilirsiniz. Ancak yazılı içeriğin çevrimiçi yayınlandığı durumlarda, şu şekilde asıl makaleye gönderme yapan bir ibare eklenmesi gerekmektedir:
(c) Müjde Birliği. Asıl makaleye şuradan erişebilirsiniz: https://mujdebirligi.com/gunluk-ruhsal-okumalar/9-eylul-lutuf-karsiliksiz-olmak-zorundadir/