İhtiyarların sürülerini gütmedeki sorumluluklarının önemini kavradıkça, ihtiyarların topluluğun tamamını ilgilendiren şekilde, topluluk düzeyinde birçok önemli görevi yerine getirmeye çağrıldıkları gerçeğiyle de yüzleşiyorum. Öte yandan, bir çobanın hizmetinin temeli, koyunlarla birebir ilgilenmek ve etkileşime geçmek olmalıdır. Makro-çobanlık ve mikro-çobanlık terimleri, önderlere genel ve özel sorumluluklarını daha iyi anlamada yardımcı olmak için ortaya atılmıştır.
Buradaki mantık, Pavlus’un Efesli ihtiyarlara olan vedasında görülebilir. Pavlus onlara şunu hatırlatmıştır: “Yararlı olan herhangi bir şeyi size duyurmaktan, gerek açıkta gerek evden eve dolaşarak size öğretmekten çekinmedim.” (Elç. 20:20). Pavlus’un hizmeti sadece halka açık meydanlarda değil, insanların evlerinde de devam etmekteydi. Sadece toplumsal değil, kişiseldi de. Bu denge, çobanlık hizmetinde etkili olabilmek için sürdürülmelidir ve makro-çobanlık ile mikro-çobanlık arasındaki ayrım da bu dengeyi yansıtabilir.
Makro-çobanlık, kilisenin tamamını ilgilendiren önemli önderlik işlevleriyle alakalıdır. Burada ihtiyarların sürünün tamamı için “gözetim” sağlama sorumlulukları devrededir. Odak noktasında topluluğun hep birlikte güttüğü kaygılar vardır. İhtiyarlar tarafından sürünün sağlığı için yerine getirilmesi gereken önemli karar alma, vizyon belirleme ve yönetim fonksiyonları vardır. Göreceğiniz üzere bu makro-çobanlık konuları, çobanlığın temel görevlerinin tamamının yerine getirilmesini içermektedir. Örneğin, sürüyü “besleme” görevi altındaki makro-çobanlık görevi, ihtiyarların kilisedeki kapsamlı öğreti ve vaaz verme sorumluluğuna işaret eder.
Öte yandan mikro-çobanlık, ihtiyarların kuzular arasında yaptığı kişisel hizmetleri kasteder. Burada kendilerine emanet edilmiş belirli bir kuzunun gözetilmesi devrededir. “Besleme” örneğine dönecek olursak, mikro-çobanlık içerisinde bu, ihtiyarın bireylere veya ailelere kişisel olarak Söz hizmeti sunması olacaktır. Mikro-çobanlığın odaklandığı nokta, koyunlarla ilişkiler geliştirme ve çobanlık görevlerinin birebir seviyede gerçekleştirilmesidir.
Maalesef birçok kişi, ihtiyar olarak hizmet etmeyi, onlardan yalnızca makro seviyede hizmet etmeleri beklendiği yönündeki yanlış bir anlayışla kabul etmektedirler. Gelecekte hizmet edecek kişilere yönelik verilen önderlik derslerinin çoğu da daha çok makro-çobanlık tarafına odaklanmaktadır. Bu eğilimin bir sonucu da kendilerine “koyunları sevenler” diyenler yerine, “karar alıcı” diyenlerin ihtiyar olarak aranmasıdır. Bu, iki fonksiyonun birbirini dışarıda bıraktığı anlamına gelmez. Ancak eğer çobanlar kuzularla birebir olarak ilgilenmiyorlarsa, sürünün sağlığı için son derece hayati bir tehlike söz konusudur. Eğer ihtiyarlar kuzularla mikro seviyede etkileşim içinde değillerse, nasıl olur da makro seviyede doğru bir şekilde görevlerini yerine getirebilirler ki? Tersine, kuzular arasında birebir hizmetle ekilen tohumlar, ihtiyarların makro seviyede etkili olmalarına yardım edecek şekilde meyve verecektir.
Editör’ün notu: Bu yazı, Tim Witmer’ın The Shepherd Leader adlı kitabından alıntıdır.
Tim Witmer
Tüm içerikler aksi belirtilmedikçe Müjde Birliği’ne aittir. Kişisel amaçlar veya ticari olmayan amaçlar dahilinde, bu içerikleri özgürce kullanabilir, paylaşabilir ve çoğaltabilirsiniz. Ancak yazılı içeriğin çevrimiçi yayınlandığı durumlarda, şu şekilde asıl makaleye gönderme yapan bir ibare eklenmesi gerekmektedir:
(c) Müjde Birliği. Asıl makaleye şuradan erişebilirsiniz: https://mujdebirligi.com/makaleler/kilise-onderligi/makro-cobanlik-ve-mikro-cobanlik-onemli-bir-fark/