Hazırlayan: David Mathis
İsa’ya hep birlikte ibadet etmek, yaptığımız en önemli şey olarak sayılabilir. Ruhsal ateşimizi yeniden yakma ve ateşi canlı tutma noktasında olmazsa olmaz bir role sahiptir. Toplu ibadet, Tanrı Sözü’nü, duayı ve paydaşlığı bir araya toplar ve böylece Tanrı’nın Hristiyan yaşamındaki devam eden lütfu için büyük yollar oluşturur.
Ancak ibadeti bir araç olarak görmek tehlikeli olabilir. Gerçek ibadet temelde yüreğin bir yaşantısıdır ve bir başka şeye götüren bir araç değildir. Dolayısıyla, düzenli olarak topluca ibadet etmek için bizi motive edecek faydaların ne olduğu ile zihinlerimizi ve yüreklerimizi şu anda neye odaklamamız gerektiğini birbirinden ayırmak önemlidir.
Don Whitney’e göre, “Toplu ibadette ve Hristiyanlıkta, özel olarak yapılan ibadette veya ibadete seyirci olmada olmayan bir unsur vardır. Tanrı’nın imanlılara ‘bir araya gelmesi’ takdiriyle sunduğu bazı lütuf ve bereketler vardır” (Spiritual Disciplines, s. 92). Aşağıda toplu ibadet bağlamında deneyimlediğimiz beş “lütuf ve berekete” verdim. Elbette, daha fazlası eklenebilirdi.
1. Uyanış
Çoğu zaman toplu ibadete üzerimizdeki ruhsal bir sisle geliriz. Haftanın boğuşmaları boyunca, düşmüş dünyadaki gerçek hayatın darbeleri, bizim nihai ve gerçek anlamda neyin önemli olduğu konusundaki algılarımızı sarsabilir. Kafamızı boşaltmamız, ruhumuza yeniden ayar çekmemiz ve yavaşlamış yüreğimizi tam gaz ateşlememiz gerekir. Martin Luther, toplu ibadeti kendi ruhsal ateşini uyandırma noktasında güçlü bulmuştu: “Evimdeyken, içimde hiçbir sıcaklık veya gayret yoktur ama kilisede kalabalık bir araya geldiğinde, yüreğimde bir ateş yanar ve çıkış yolu bulur.”
Ancak Luther’den daha da iyi bir örnek olarak, Mezmur yazarının tecrübesi vardır. 73. Mezmur’da, yazar kendi kötü akranlarının refah bulmasından ötürü sıkıntı duymaktadır (Mezmurlar 73:2-15). Ancak bilinçli bir biçimde Tanrı’nın huzuruna geldiğinde, sis bulutları yok olur: “Bunu anlamak için düşündüğümde, zor geldi bana. Tanrı’nın Tapınağı’na girene dek; o zaman anladım sonlarının ne olacağını” (Mezmurlar 73:16-17).
Harbe tutuşmuş bir hâldeydi. Ruhsal sis bulutları kalındı. Ama dönüm noktası ibadetle geldi ve sonrasında yerini zirvedeki övgü ifadelerine bıraktı: “Senden başka kimim var göklerde? İstemem senden başkasını yeryüzünde. Bedenim ve yüreğim tükenebilir ama Tanrı yüreğimde güç, bana düşen paydır sonsuza dek” (Mezmurlar 73:25-26).
Bunun doğru olduğunu biz kaç kez gördük? Kendimizi ruhsal anlamda uyuşuk hissettiğimizde toplu ibadetten uzak durmak yerine, asıl ihtiyacımız olan şey tam da bu ibadet uyanışıdır. Yüreklerimizin Tanrı’ya yakın olma isteği ne zaman en dipteyse, işte o zaman “Benim için en iyisi Tanrı’ya yakın olmaktır” diye kendimize hatırlatma zamanıdır.
2. Güvence
Toplu ibadetin ikinci faydasıysa topluluk dinamiğidir – ki bu da birlikte sadece kendi ait olma ve ortak görev (paydaşlık) arzularımızı karşıladığımız değil, aynı zamanda güvencemize de bir temel oluşturduğumuz anlamına gelir.
Atanasius veya Luther gibi kişileri contra mundum oldukları için, yani dünyaya karşı bir başlarına dimdik durdukları için takdir ederken, Tanrı’nın bizim yalnız olmamızın iyi olmadığını söylediğini de hatırlamamız şarttır (Yaratılış 2:18). Bu kahramanlar vahim günlerin ürünleriydiler ve ister istemez hikâyeleri zamanla uzak tarihin ortak hafızasında inceltildi. Ne Atanasius ne de Luther gerçek anlamda yalnız başlarınaydılar. İkisi de kendilerini destekleyip güçlendiren sadık toplulukların birer parçasıydılar. Nitekim bu topluluklar olmaksızın bu kişilerin fikirleri de bu denli meşhur olmazdı.
Bizim için de durum böyledir. Yoldaşsız bir hâlde bir başımıza olmak için yaratılmadık. İlyas’ın döneminde olduğu gibi o kadar sıkıntılı zamanlarda bile, Tanrı ona gerçekten vazgeçmemiş yedi bin kişi verdi (1. Krallar 19:18). Tanrı bizi topluluk için yarattı –bu topluluğa “Kilise” dedi– ve bu büyük yerel ve küresel topluluğun bir parçası olmak, bize yalnızca iman ikrarımızın geçerliliği konusunda kendimizi aldatmadığımızın güvencesini vermekle kalmaz, aynı zamanda gerçekte kime inanmış olduğumuzu bildiğimizin de güvencesini verir (2. Timoteos 1:12).
Ayrıca yerel kilisede ibadet bizi evrensel kilisede ibadete yönlendirir: İsa’nın her ulustan bir halkı vardır ve bir gün bu halklara her bir ulusu dahil edecektir (Vahiy 7:9).
3. Gelişim
Toplu ibadet bizim kutsallaştırılma, yani gelişen bir şekilde İsa’nın benzerliğine dönüştürülmemizde de vazgeçilmez bir pay sahibidir (Romalılar 8:29). Toplu ibadet genel olarak kilisemizin “ruhça gelişmesi, cesaret ve teselli bulması içindir” (1. Korintliler 14:3). Ama İsa’ya hep birlikte bakarak, aynı zamanda “biz hepimiz … yücelik üstüne yücelikle O’na benzer olmak üzere değiştiriliyoruz” (2. Korintliler 3:18).
Hristiyan gelişimi sadece bir vaazdan kaptığımız uygulama noktasını o hafta yaşamlarımıza uygulamaktan ibaret değildir. Tim Keller’ın söylediği gibi, kutsallaştırılma yalnızca “yerinde”, Müjde’nin vaaz edildiği kürsünün önünde durup toplu ibadete katıldığımız yerde gerçekleşebilir. Kutsal Ruh bazı zamanlarda –ki Tanrı bu zamanları çoğaltsın– okunan Kutsal Yazılar’ı, edilen duayı, söylenen nakaratı veya vaaz edilen gerçeği almakta ve tam ihtiyacımız olan noktaya uygulamakta, üstelik yalnızca Hristiyan yaşamımıza bilgi katmakla kalmayıp aynı zamanda bizi o anda iyileştirebilmektedir.
Toplu ibadete katıldığımızda, Tanrı yalnızca zihinlerimizi dönüştürmemekte, aynı zamanda dönüşü olmayan bir biçimde yüreklerimizi de “yerinde” dönüştürmektedir.
4. Bir Başkasının Önderliğini Kabul Etmek
Toplu ibadetle kişisel ibadet arasındaki önemli bir fark, inisiyatif durumumuzdur. Toplu ibadet bize imanımızın kendi inisiyatifimiz değil, ancak temelde bir kabul olduğunu hatırlatır. Kişisel ibadet zamanlarımızda, bir anlamda kendimize biz önderlik ederiz. Toplu ibadet zamanlarındaysa, başkalarının önderliğini kabul etme durumunda kalırız.
Kişisel ibadette, direksiyonda olan bizizdir. Okunacak ayete, dua zamanına, dua konusuna, ne uzunlukla Kutsal Kitap’ın okunacağına ve üzerine düşünüleceğine, hangi ilahilerin dinleneceğine veya söyleneceğine, kendimize hangi Müjde gerçeklerini vaaz edeceğimize ve yaşamımızda hangi uygulama noktalarına ihtiyacımız olduğuna biz karar veririz. Ancak toplu ibadette, dışarıya yanıt veririz. Başkaları vaaz eder, dua eder, ilahileri seçer ve her şeyin süresini de yine onlar belirler. Konumumuz, almaktır.
Kişisel ibadet zamanlarımızda bu kararları vermek harika bir şeydir ama aynı zamanda ipler başkalarının elindeyken de Tanrı’yla irtibata geçmeyi pratik etmek bizim için iyi olur. Toplu ibadet yalnızca Tanrı’yı kendi koyduğumuz koşullara bağlı kalarak aramak yerine, kendimizi yanıt verme konusunda terbiye etmemizi gerektirir. Bu sürekli olarak önderlik etmemek, önderlik edilen kişi olmayı kabul etmek için bir fırsattır.
5. Belirginleşen Sevinç
Diğerleri kadar önemli olan son faydaysa, toplu ortamda yapılan ibadetteki zenginleşen yaşantılardır. İsa’ya birlikte ibadet ettiğimizde, içimizdeki huşu daha da belirginleşir, hayranlığımız artar ve sevincimiz ikiye katlanır.
Bir İsveç atasözünün de söylediği, paylaşılan sevinç çifte sevinçtir. Toplu ibadette, topluluğa özel olarak tattığımız “lütuflar ve bereketler” yalnızca uyanış, güvence, gelişim ve bir başkasının önderliğini kabul etmek değildir. Aynı zamanda diğerleriyle birlikte İsa’yı yücelttiğimizde O’ndaki neşemiz de yükseldiği için, duyduğumuz hayranlık ve huşunun derinleşmesi, zenginleşmesi ve büyümesiyle birlikte sevincimiz de daha belirgin hâle gelir.
Toplu ibadetteki sevincin sırrı, sadece kendimizi unutmakta ya da daha güzel bir tabirle, İsa’yla ve O’nun yüceliğiyle meşgul olmakta değildir. İşin sırrı aynı zamanda ruhlarımızın O’nda bulduğu tatmin konusunda yalnız olmadığımızı görmek ve bunun mutlulukla farkına varmaktır.
Tüm içerikler aksi belirtilmedikçe Müjde Birliği’ne aittir. Kişisel amaçlar veya ticari olmayan amaçlar dahilinde, bu içerikleri özgürce kullanabilir, paylaşabilir ve çoğaltabilirsiniz. Ancak yazılı içeriğin çevrimiçi yayınlandığı durumlarda, şu şekilde asıl makaleye gönderme yapan bir ibare eklenmesi gerekmektedir:
(c) Müjde Birliği. Asıl makaleye şuradan erişebilirsiniz: https://mujdebirligi.com/makaleler/toplu-ibadetin-bes-faydasi/